20/12/2020 - 10:12

Sosyal Medyada Paylaş

Beden Farkındalığı Duyusunun (Propriyosepsiyon) Gelişimi

Duyulara dayalı olan duruş, hareket, denge ve konum bilincine, beden farkındalığı duyusu denir. Bir başka anlatımıyla, vücut bölümlerinin birbirlerine göre nerede olduğunu söyler ve herhangi farklı bir faaliyetler için kullandığımız güç miktarı hakkında bilgi verir. Bir diğer adı vücut pozisyonu duyusu olan propriyosepsiyon, diğer duyularla birlikte hareket eder. Aslında propriyosepsiyon, uzuvun veya vücudun hareketi ve pozisyonudur. Kaslarda ve eklemlerde bulunan bu duyu, vücut hareketleri sayesinde tetiklenir. Görme, dokunma hisse ve vestibüler (denge) sisteminden gelen girdilerle birleşen propriyoseptörler bebeklerin yuvarlanma, emekleme, yürüme gibi faaliyetlerinde onlara yardımcı olur. ( Casler, 2020; Coren, Ward ve Enns, 2004; Dunn, 1991; Kandel, Schwartz ve jessell, 2000; Mailloux ve Smith Roley, 2013b).

0- 3 ay yaş aralığında bulunan bebekler, başını kendileriyle ilgilenenlerin, bakım verenlerin göğsüne uzatır ve yutar. Bebekler ağız kaslarını kullanmayı göğüs veya biberonu emerek öğrenir. Bakım verenin yüz hareketlerini izleyerek onu taklit eder , dilini çıkarır veya gülümser. Bir bebek ilk seferlerinde dik tutulduğu vakit ayakları üzerinde, kendi ağırlığını taşır, bu durum onun kısa bir süre sonra yürümesi için kolaylık sağlar. Bebekler başlarını dikkat çekici olan herhangi bir sese veya ışığa doğru hareket ettirirler. Banyo yapılacağı vakit veya bebek giydirildiği sırada , elleri ve ayakları kadar orta hattı da hareket ettirilmelidir. Bir bebekle yüz yüze oyun oynadığınız sırada sırtına da destek vermelisiniz. Bebekleri farklı pozisyonlarda taşımanız da yarar vardır ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

4-6 ay yaş aralığında olan bebeklerin devrilme potansiyelleri mevcuttur. Elleri ve ayakları üzerinde yan bir şekilde ileri veya geri şekilde kaymaya meyillidirler. Bu dönemde ki bebek çeşitli nesneleri kavrar, tutar veya bırakır. Bu dönemde olan bebeklerin kaslarını geliştirmeleri için sırt ve karın bölgesinde ki zemini keşfetmesine yardımcı olunur. Bebekle oyun oynarken onu incitmeyecek bir şekilde itme veya çekme eylemlerinde bulunulmalıdır. Evcil bir hayvanı bebeğe sevdirmek daha fazla hareket etmesine olanak sağlayacaktır.( Mailloux ve Smith Roley, 2013b).

7-9  ay yaş aralığında olan bir bebek birden fazla yöne uzanabilir, uzayabilir veya eğilebilir, herhangi bir şey tutabilir veya emziği ağzına yerleştirmeye başlayabilir. Birden fazla, farklı nesneyi toplamak için kuvvetini kullanabilir. Görüldüğü üzere bebek bu aylarında oldukça fazla hareket etme ve keşfetme eğilimindedir. Bu sebepten dolayı bebek için güvenilir bir ortam yaratılmalıdır. Elektrikli prizlere dikkat edilmesi gerekir. Aynı zamanda kapılarında güvenliğinin sağlanması gerekir. Tehlikeli olan eşyaları bebeğin ulaşamayacağı yerlerde bulundurulmalıdır. 

Bebeğin vücut pozisyonu için önemli olan bir detay, yeni ve farklı pozisyonlarda taşımaktır. Misal omuzda veyahut yukarıya doğru havada taşınılabilir. Bebeğe itme veya çekme gibi hareketler içeren oyuncaklar ve oyunlar öğretilmelidir. Bebeğin boyun , sırt ve mide kaslarını geliştirmesi için bağımsız bir şekilde oturması gerekir. Bunun için de ebeveynlerin bebeğe vakit vermesi gereklidir     ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b).

10-12 ay yaş aralığında olan bebekler, kollarını veya bacaklarını yeni tanıdığı alanların veya nesnelerin içine, üstüne veya altına koyabilir. Misal masanın altına girebilir veya dolabın içinde sürünebilir.  Birden farklı yere tırmanabilir. Misal; minderlere, koltuklara, merdivenlere. Bu dönemde bebekler boyunlarını kaldırır ve etraflarını kontrol eder. Otururken, ayakta dururken bol bol gözlem yaparak etrafını keşfeder. Ebeveynler, bebek keşif yaparken onlara güvenilir bir ortam yaratmak zorundadır. Bu dönemdeki bebeklere  farklı miktarlarda kuvvet gerektiren itme veya çekme oyuncaklarıyla oynanması sağlanmalıdır.  ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

Denge ( Vestibüler ) Duyusunun Gelişimi

Vestibüler ( denge ) sistem diğerer adıyla hareket duyumları, literatürde fazla tartışılmamasına rağmen gelişim için oldukça önemli bir duyusal alandır. Kişinin dengesini içeren ve diğer duyularla birlikte hareket eden bu sistem, başımızın veyahut vücudumuzun uzayda nerede olduğu hakkında bilgi sahibi olmamızı, otururken ayakta dururken veya yürürken doğru kalmamızı sağlar. İnsan vücudu ile ilgili “ nereye gidiyorum “ veya  “ hangi kol kaldırıldı “ türünden soruların cevabını bulmak üzere bu sistem tasarlanmıştır. Bu durum kişinin kulağındaki dengesini korumasını sağlayan bir süreç olan iç kulaktaki beş duyu organının birlikte oluşturduğu çabayla başın pozisyonunu ölçerek gerçekleşir ( Casler, 2020, Coren, Ward ve Enns, 2004; Dunn,1991; Kandel, Schwartz ve jessell, 2000; Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

Gebelik sırasında olgunlaşmamış olan sistem 9. haftaya kadar çalışabilir duruma gelir. Sistem gebelik boyunca ve doğumdan sonra olgunlaşmaya devam eder. Bir bebeğin dik tutulurken , otururken, ayakta dururken  ve yürürken ki başını sabit tutabilmesi için bu sistem önemlidir. Bu sistemin beyne gerçekte olandan farklı bir mesaj gönderdiğini fark etmek kolaydır. Misal olarak otururken veya yürürken yere düşen bir bebeği verebiliriz. Bu durumlarda sistem sayesinde bebeğin beynine vücudunda olanlara nazaran daha farklı bir mesaj gönderilir     ( Casler,2020; Coren, Ward ve Enns, 2004; Dunn, 1991 ; Kandel, Schwartz ve jessell, 2000).

0-3 ay yaş aralığında olan bir bebek geriye doğru eğildiğinde kollarını dışarı doğru açar, bu duruma moro refleksi denir. Bu dönemde başını az destekle tutmaya başlayan bebek, karın üzerindeyken kafasını yukarı kaldırır, oturduğunda kafasını daha fazla  kontrol edebilir hale gelir. Hareketli olan nesneleri gözleriyle takip edebilir.  Çok uzun süre ayakta duramasalar bile dik tutulduğunda bacaklarına biraz ağırlıklarını vermeye başlarlar. Bu aylarda olan bebekler çeşitli pozisyonlarda tutulabilir. Bu çeşitli hareketler ve pozisyonlarda bebeğin vermiş olduğu yanıtlara dikkat edilmesi gerekir. Bu durum rahatlatıcı olan hareket türlerini sağlamaya ve bebeğin sahip olduğu hareket türlerini genişletmesine sebep olacaktır. Bebek otururken yüz yüze bir iletişim sağlanıyorsa çekilebilir veya bebeğin vücudu yuvarlanarak kafasını farklı yönlere döndürülmesi sağlanabilir ( Mailloux Smith Roley,2013b ). 

4-6 ay yaş aralığında olan bebekler, daha fazla kafa kontrolü kazanır.  Karnından destek alarak başını ve göğsünü dik tutabilen bebek, karından arkaya yuvarlanabilir veya  arkadan karnına yuvarlanabilir. Bu ay aralığında olan bir bebek 6. aya kadar destekle oturur. Bu dönemde vücudunun her iki tarafını kullanmaya başlayan bebek, alkışlayabilir veya oyuncakları birbirine vurabilir. Eğer ileri hareket ettirilirse bebeğin elleri öne çıkar. Oyuncağını bir elden diğerini aktarabilen bebek ön kollarını itebilir. Bu dönemdeki bebekler farklı pozisyonlarda taşınabilir veya başka bir bebekle oynayabilir, dans edebilir. Hamak veya sallanan bir sandalye sayesinde bebek sakinleştirilebilir veya daha kuvvetli hareketlerle yavaş bir şekilde ileri geri hareket ettirilebilir ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

7-9 ay yaş aralığında olan bebekler ise yuvarlanırken, otururken veyahut bir şeyler toplarken daha fazla  vücutlarına kontrol altına alırlar. Ayakta durmaya başlayan bebekler oyuncaklarına yaslanabilir, uzanabilir veya onları atmaya çalışabilir. Bu dönemde ki bebekler yukarı ve aşağı doğru sıçrama, ileri veya geri sallanma gibi çeşitli hareketlerden hoşlanır. Bu dönemde ki bebekler sırtta bir taşıyıcı ile taşınarak  yürüyebilir. Bebek ile birden farklı pozisyonda oynayabilirsiniz. Bebek herhangi bir, bebek koltuğuna veya bebek arabasına oturtulabilir. Bebeği sakinleştirmek için yavaş biçimde sallanan hareketler yaptırabilirsiniz. Bu dönemde bebeğin hareket etmesi için ona fırsat verilmelidir.  Daha güçlü hareketlerde bulunabilme ihtimali olan bebeğin güvenlik duygusunu sürdürmek için bebeğe yakın durulmalıdır ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

10-12 ay yaş aralığında olan bir bebek mobilyalara tırmanabilir, ayakta durabilir, gezebilir veyahut ağırlık merkezini değiştirebilir. Bağımsız yürümeye başlayan bebek daha enerjik hareketlere sahiptir.  Bir ebeveynin sırtında dans edebilir veyahut hareketli bir oyuncağı binebilir. Hareket halindeyken etrafı keşfedebilir.   Bu dönemde bebeğin gelişimini teşvik etmek için bazı desteklerle yürümeye çalışmasına izin verilmelidir.  Bebeğin itmesine veya çekmesine yarayan oyuncaklarla oynanması sağlanmalıdır.  Bebeği dans etmeye ve müziğe yönlendirilmesi gereklidir. Sonuç itibarıyla sallanan hareketleri deneyimlemesine fırsat sağlanmalıdır ( Mailloux ve Smith Roley, 2013b ).

 

0 0