İnsanlar belirli bir yaştan sonra şunu fark ederler ki çocukluklarında düşündükleri şeyleri daha kolay söyleyebilirler. O yüzden de çocukken söyleyebildiğimiz evet ya da hayır kelimelerini geleceğimizdeki hayatımızda da yani yetişkinlik hayatımızda da kullanabilmeyi tekrar öğrenmemiz gerekmektedir.
Şu anda birçok insan onay vermek istemediği bir çok konuya onay vermektedir. Bunun nedenlerinden biri hayır diyememektir. Hayır diyememek insanların dışlanma korkusundan veya sadece kendi içerisinde üzgün hissetmemesi için değil karşı tarafı da üzgün görmemek için yaptığı bir davranıştır.
Şunu fark ederiz ki insanlar kendi istemediği eylemlerde bulunurken rahatsızlık duymaktadırlar. Fakat yine de kendisi değil ama bir başkası onu bu eylemi yapmaya zorladıysa kişi zaten hayır diyemediği için istemediği bir eylemi yapmak zorunda kalmıştır.
HAYIR DİYEMEMENİN 2 SEÇENEĞİ VARDIR
Bunlardan biri kişinin dışlanma korkusundan dolayı her şeye evet demesinden ve grubun içinde durma, dışlanmama isteğinden kaynaklanmaktadır. Eğer hayır derse bir şekilde grubun dışına çıkacağını ve bireysel bir hayat sürdürmek zorunda kalacağını düşünür. Bu tarz insanlar genellikle yalnız kalma korkusu yaşayan insanlardır. Yalnız kalmamak için diğer insanların söylediği birçok şeyi onaylarlar ve onayladığı eylemleri yaparken hiç de mutlu değillerdir.
İkinci madde olarak empati yeteneğinin çok yüksek olduğu insanlar genellikle hayır diyememektedirler. Empati yeteneği adı altında söylenilen bu kavram aslında kişinin kendisine zarar veren sürekli karşı tarafı düşünerek kendini ikinci plana atan bir durumdur. Herhangi bir olayda veya eylemde karşı tarafa hayır dediği zaman kişi kendi içerisinde karşı tarafın çok fazla üzüldüğünü düşünür. Bu da ona üzüntü vermektedir. Bir suçluluk duygusu hisseder bu yüzden de genellikle karşı tarafın istediği birçok duyguyu, olayı ve eylemi onaylar. Çoğunlukta hayır demekten kaçınır.
Hayır diyemeyen insanlar genellikle saldırgan biri olmak istemedikleri için hayır diyememektedirler. Özellikle kadınların bu durumlarda daha fazla hayır diyemedikleri anlaşılmaktadır. Bastırılmış toplumlarda ve ataerkilliğin yüksek olduğu bölgelerde, kadınların kendi düşüncelerini söylemediklerini görmekteyiz. İdeal eş olmak için hayır diyemeyen birçok kadın söz konusudur. Psikologlara göre gelişmekte olan ülkelerde bu oran biraz daha yüksek olmaktadır çünkü ülkeler gelişmekte olduğunda tam olarak belirli bir karar verilememektedir. Fakat gelişen toplum olarak adlandırdığımız birçok ülkede kadın hakları daha yüksek orandadır ve bu yüzden de kadınlar daha çok hayır diyebilirler.
Unutulmamalıdır ki her birey seçme hakkına sahiptir. Bu yüzden insanlara karşı söylediğiniz herhangi bir duygu durumunda karşı tarafı değil kendinize düşünmenin size daha fazla fayda sağlayacağını unutmamanız gerekmektedir. Hiç kimse sizin saldırgan olduğunuzu düşünmeyecek ya da sizin ideal bir eş olmadığınıza dair bir düşünce oluşturmayacak fakat siz bunu bu şekilde düşünürseniz hayır diyebilmek sizin için en zor şey olacaktır. Bu yüzden de birçok psikolog hayır diyebilmek için insanların kendi kendilerine konuşmasının önemli olduğunu belirtir. Her insan aynaya gidip söyleyemediği kelimeleri aynaya karşı söylemeye çalışabilir. Bu durumda insan yavaş yavaş hayatın akışında da kelimeleri kendi zihninde oluşturur ve hayır demeye başlayabilir.
Fakat birçok insanda süreç bu kadar kolay ilerlememektedir. Çünkü insanlar eğer bir durumu yada olayı gerçekleştiremiyorlarsa onların geri planında başka psikolojik sorunlar olduğuna dair bir bilgi söz konusudur. Bu yüzden aslında beyninizin içindeki problemi çözüp ona göre bir harekette bulunmanız sizin için daha doğru olacaktır.
Birçok şey denemenize rağmen hala hayır diyemiyorsanız bir psikoloğa görünmenizde ve bu durumu açıkça dile getirmeniz de fayda vardır. Diğer birçok psikolojik sorun gibi bu sorun ancak konuşarak, anlatarak ve beyninizin içindeki sorunu çözerek çözümlenebilir.