14/03/2021 - 23:37

Sosyal Medyada Paylaş

Persona Film Analizi

Filmi açıklamaya geçmeden önce, Jung hakkında birkaç bilgi vermek doğru olacaktır. İlk olarak “persona” kavramı Jung tarafından ortaya atılmıştır. Türkçe anlamı “maske”dir. Bireyin kendi içinde verdiği iç savaş bilinç ve bilinçaltının arasındaki çatışma,  bununla beraber getirilen sorgulama olarak açıklanabilir. Birey kendi günlük hayatında bazı sorgulamalar yapmaktadır, günlük yaşamdaki ihtiyaçlarını belirlemektedir, bununla ilgili bir tavır alır ve yaşamına o şekilde devam eder. 


Birçok psikoloğun aksine Jung, bilinç ile bilinçaltının sürekli yer değiştirdiğini, belirgin bir ayrımın olmadığını açıklar. Karakter bölünmesinin söz konusu olabileceğinden bahseden Jung, birçok kişinin farklı mekanlarda veya farklı durumlarda tepkilerinin değişebileceğini söylemektedir.


Jung’a göre “Normal bir kişilikte bile, karakter bölünmesi imkansız değildir.” Çocuk yaştan itibaren doğru söylemeye başlayan kişiler ilerleyen zamanlarda, bilincinin daha yüksek olduğunu fark ettiğinden dolayı, topluma karşı dışlanmış hissetmemek için belirli bir maske takmaktadır. Çocuklar küçük yaşta çok şeffaf bir biçimde hayatlarına devam ederken ilerleyen dönemlerde bu şeffaflık giderek azalmaktadır. 


Persona filmi de tam bu noktada kendisini anlatmaya çalışmaya başlamaktadır. Maske adıyla bilinen Persona, psikolojik olarak iki kadının hayatını anlatan bir çalışma olarak göze çarpmaktadır. İsveç yapımı olan bu filmde, sessiz kalan ve hiç konuşmayan bir kişi olan Elisabeth Vogler ve onun hemşiresi Alma anlatılmaktadır. Filmin yönetmen koltuğunda, Ingmar Bergman oturmaktadır.


Filmin ilk sahnelerinde, hemşire ve hasta ilişkisini anlatmaktadır.Vogler suskun olduğundan dolayı, Alma sürekli konuşmaktadır. Bu iletişim Alma için duygusal olsa da Vogler narsist özellikler gösterdiğinden dolayı, daha yararcı yaklaşım ile ilişkiyi sürdürmektedir. İkili ilişkilerde iletişimin rolü ve iletişim kurabilmek için sadece ağzımızdan çıkan sözlerin önemli olup olmamasını anlattığı düşünülmektedir fakat film birçok noktada ters köşe yapmaktadır.


Her iki karakterin kendi içinde verdiği iç savaş, güvenlik hissiyatı hakkında düşünceleri ve susan-konuşan karakterler arasındaki iletişim filme derinlik katmaktadır. Filmde pek çok sahnede imgeler kullanılmıştır. Filmde mekan ve dekor parçalarına ilgi verilmek istenilmediği düşünülmektedir hatta tam aksine konuya odaklanılması tercih edildiği açıkça belirtilmiştir. Filmde geçen birkaç replik filmin başlığını da açıklar niteliktedir. Özellikle, “Aynı anda tek ve aynı kişi olunabilir mi?” sorusu seyircilerin kendilerine de sormaları gereken bir soru olmaktadır. 


Filmde birçok varoluşsal soru gibi psikolojik olarak da sorgulama yapmak kaçınılmazdır. Film insanların hayat görüşü ile davranışları tutarsız olabilir mi? Özgürce konuşmadan yaşayabilir miyiz? Yalan söylemeden, sözü saptırmadan, bahaneler bulmadan? Kendi gerçekliğimizi kaybedersek ne olur? Benliklerimiz kalıcı mıdır? Kişilikler değişebilir mi? Yeni bir kişilik yaratılabilir mi? gibi sorular sormaya da yardımcı olmaktadır.


Filmde aynı zamanda birçok sahnede, gerçeklikten kaçışı da görmekteyiz.Persona, annelik duygusu, kişiliklerin birbirlerine ayna olmaları, yüzlerinin yanyana koyulması ve sahnelerdeki geçişler ile seyircilere nitelikli bir sorgulama sağlamaktadır. Yine aynı şekilde narsizm, çocuklarla aile ilişkisi ve istenmeyen çocuk gibi kavramları da film bize aktarmaktadır.

Bergman çektiği sahnelerden sonra, “Anlattığınız hikaye, dinlediğiniz hikaye ile aynı değildir.” cümlesini kullanmaktadır.


Filmin birçok noktası, psikoloji anabilim dalıyla ilgilidir hatta filmin kategorisi bile seyircileri etkileyen bir unsur olmaktadır. Bu yüzden drama türünde yayınlanmış olması film için önemli bir nokta olmuştur, 7 ödül ve 1 adaylık almasını sağlamıştır. Film hakkında birçok teori olmasına rağmen, hala tam olarak çözüme kavuşmaması filmin 1966 yılında çıkmış bile olsa ne kadar kaliteli içeriğe sahip olduğunu göstermektedir. Özellikle iki teoride anlatılmaya çalışılan Persona filminin, IMDB puanının 8.1 olması da şaşırtıcı değildir. 

1 0
Babalarıyla Aynı Filmde Oynamış Yabancı Aktör Çocukları

Babalarıyla Aynı Filmde Oynamış Yabancı Aktör Çocukları

Description: Yabancı aktörler ve çocuklarının aynı filmde oynadığı yapımlar büyük ilgi görüyor. İşte babaları kadar ünlü olmuş ve onlarla birlikte ...

On The Edge Filmi İncelemesi: Psikolojik Sancılar Ve İntihar Temalı Bir Dram

On The Edge Filmi İncelemesi: Psikolojik Sancılar Ve İntihar Temalı Bir Dram

On The Edge, intihara meyilli bireylerin bir psikiyatri kliniğinde buluşmasını ve içsel sancılarla yüzleşmelerini konu alan bir dram filmi olarak k...

Wandavision: Marvel Evreninde Yenilikçi Bir Dizi

Wandavision: Marvel Evreninde Yenilikçi Bir Dizi

WandaVision dizisi, fragmanının yayınlandığı günden beri Marvel hayranlarının en merak ettiği yapımlardan biri haline geldi. Özellikle Vision karak...