Dünyayı saran bir virüs herkesi etkilemektedir. Bu virüs her ne kadar insanlık tarihi için çok büyük felaketlere yol açsa da bazı insanlar için sağlığın kıymetini de öğretti. İnsanlar sağlığına daha fazla önem göstermeye ve temizliğine daha fazla dikkat etmeye başladı. Bu da virüsün belki olumlu taraflarını görmemizi sağladı.

Virüs-Sağlık-Para İlişkisi

Bu virüs hayatımıza girmeden önce insanların daha çok paraya önem verdikleri söylenebilir. Özellikle fazla paraya sahip olan insanların, para ile her şeyi satın alabileceğini zannetmelerini görmekteyiz. Fakat soyut kavramları, örnek olarak saygı, sevgi gibi kavramları satın alamayacaklarını unutmuşlardır. Bunlardan en önemlisi ise, sağlığın da parayla satın alınabilir bir şey olduğunu düşünmeleridir.

Birçok araştırmacı, fazla parası olan insanların daha bencil olduklarını kanıtlamıştır. Bu durumda her şeye hükmetme arzusundan gelmektedir. Her durumu ve kişiyi kendi istediklerine göre şekillendirmeye alışkın oldukları için, kendilerinde o baskın karakteri göstermektedirler. Bu da bencillik, dominantlık, saldırganlık gibi kavramları beraberinde getirmektedir.

Sağlık konusu sadece parası olan insanlar için değil, birçok insan için ikinci planda kalmaktadır ve bu konu aslında unutulmaya çalışılan bir konudur. Unutulmaya çalışıldığı için de değer vermemeye başlamışlardır. Fakat virüs ile beraber insanların şu anda tek derdi sağlıklarını korumak olmuştur. Bu da sağlık konusunda bazı şeyleri farkına varan, parayı ikinci plana atan bir nesil var etmiştir. Şu anda hala sağlığını önemsemeyen insanlar olsa da bazı şeyleri farkına varmak için tüm dünyayı etkileyen bir hastalık olmasını beklemek doğru değildir.

Virüs-Psikoloji ve Kaygı Problemi

Virüs birçok insanın etrafındaki insanları yok etse de geride kalanlar için psikolojik ve sosyal durumların değişikliğini de getirdi. Şu anda insanlar sohbet etmeyi bile özledikleri için, iletişim kurma yeteneklerinin arttıklarına şahit olmaktayız. Psikologlara göre, insanlar virüsten sonra kaygı yaşasa da iletişim hakkında kendilerini geliştirmeye ve daha çok anlamak istemeye başlamışlardır. Yani insanlar bazı şeylerin özlemini çektikleri için, diğer insanlara daha fazla anlayış göstermeye çalışmaktadır.

Birtakım insanlarda da aile fertlerine karşı yakınlık/uzaklık hissiyatı oluşmaktadır. Ölüm korkusunun insanlara yarattığı etki birçok insan için ailelerine bağlılık olarak gösterilse de birçok insan da ailesiyle yaşamak zorunda kaldığı bu dönemde kendisini ailesine uzak hissetmektedir.

Virüse karşı kaygı duyan insanların da çokluğundan söz etmek doğru olacaktır. Endişelenmek, virüsten korkmak gayet normaldir fakat bunun boyutu çok önemlidir. Kafanızdaki bu döngü sürekli oluyor ve kendinizi virüs haricinde başka bir şey konuşurken yakalayamıyorsanız, bu durum sizin günlük hayatınızı da etkilemektedir ve mutlaka bir danışmana gitmeniz önerilir. Fakat arada sırada düşünüyorsanız ve bu sizin günlük hayatınızı etkileyen bir şey değilse, bu kaygının önüne geçilebilir.

Bilim İnsanları ve Sonuçlar

Dünyayı etkileyen bir virüs olmasına karşın bütün bilim insanları kendi araştırmalarına devam etmekte ve birçok yeni nesneleri ve durumları keşfedecekleri zamanı beklediklerini belirtmektedirler. Şu andaki konu virüs olsa da başka konularda da bilim insanların çalıştığını belirtmek doğru olacaktır. Son dönemlerde virüsün azaldığı da söylenmektedir. Aşı veya ilaçlarla bu durumu en aza indirmeye çabalayan doktorların da emeğini göz ardı etmemek gerekir.

Sadece kendi hayatınızda değil, başkalarının hayatında da bu süreçler olduğunu unutmamak ve karşınızdaki insana daha ılımlı yaklaşmak her iki taraf için daha sağlıklı iletişimi getirecektir. Virüs her ne kadar olumlu sonuçlar doğursa da biraz da pozitif taraflarından bakabilmeyi düşünmek size fayda sağlayacaktır. Virüsün kaygısından kurtulabilmek için arkadaşlarınızla internetten bile olsa iletişim kurmayı ihmal etmemeye özen göstermelisiniz. Bu sizi yaşama bağlayan olumlu süreçlerden olacaktır.