Türk tarihinin en değerli profesörlerinden birisi olan Halil İnalcık 2016 yılında aramızdan ayrıldı. Fakat ardında bıraktığı eserler ile akıllardan silinmeyen isimlerden birisi. Özellikle Osmanlı Tarihi konulu eser ve araştırmaları ile sadece ülkemizde değil; dünyaca yankı bulan işlere imza atmıştır. Ankara Üniversitesi Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi’nin ilk mezunlarından birisi olmakla birlikte bir dönem Türk Tarih Kurumu’nda görev yapmıştır. Türki tarihine ekonomik ve sosyolojik birçok açıdan konularda verdiği orijinal eserler eşsiz katkılarda bulunmuştur.
Halil İnalcık Kitapları
Eserleri birçok dilde Türk Tarihi için en önemli kaynaklardan birisi olarak kabul edilir. Osmanlı tarihini aydınlatan eserleri sosyal ve kültürel olmanın yanı sıra ekonomik ve daha birçok konuda ayrıntılı bilgi vermektedir. Her tarihçinin okuması gereken bu eserlerin sayısı oldukça fazladır. Fakat başlıca Halil İnalcık kitapları hangileri belirtilecek olursak şu şekilde sıralaybiliriz;
· Devlet-i Aliyye
· The Ottoman Empire
· Süleyman The Second and His Time
· Osmanlılar
· Kuruluş ve İmparatorluk Sürecinde Osmanlı
· Osmanlı ve Modern Türkiye
· Osmanlı İmparatorluğu’nun Ekonomik ve Sosyal Tarihi
· Osmanlı İmparatorluğu Klasik Çağ
· Sources and Studies on the Ottoman Black Sea
· Tanzimat ve Bulgar Meselesi
· Osmanlı’da Devlet, Hukuk, Adalet
· Rönesans Avrupası ve İmparatorluk Sürecinde Osmanlı
· Ottoman Civilization
Halil İnalcık Atatürk Anısı
Tarihçilerin kutbu unvanlı Halil İnalcık’ın öğrencisi İlber Ortaylı tarafından anlatılan Atatürk ile ilgili bir anısı bulunuyor. Ortaylı’nın anlattığı anı ise İnalcık’ın henüz mektep yıllarında gerçekleşen bir olaya ait. Atatürk o yıllarda Türk Tarih Kurumu’na 4 ciltten oluşmak üzere kitap hazırlatıyor. İnalcık’ın mektebine ise bu kitaplar için kontrole gittiği vakit keyifli bir sohbet yaşanıyor. Öncelikle haritada Medine’nin üzerine parmağını koyarak İnalcık’a buranın neresi olduğunu soruyor. Fakat pek tabii yeni tarih kitabındaki cevabı kendisinden bekliyor. Daha önceleri Yesrib olarak okutulan bu yere İnalcık Yesrib cevabını veriyor. Fakat Atatürk İslamiyet’ten sonraki adını duymak istiyordu ve ardından Medine değil mi diye gülümseyerek cevapladı. Sonra Arabistan’ın nasıl bir memleket olduğunu sormuştur. Halil İnalcık ise öğretmeninin “Arabistan tepsiye benzeri etrafı dağlarla çevrili, ortası çöldür.” Diye öğretmesi üzerine tepsiye benzer diyerek cevaplar. Bu cevap üzerine Atatürk güler ve Bu sefer kendisine Kızıldeniz’i sorar. İnalcık, eski tarih kitaplarından öğrendiği üzere Bahr-i Ahmer cevabını verir. Fakat Atatürk yine Türkçe adını duymak ister ve gülümseyerek Kızıldeniz diyerek cevabı söyler. Bu durumun karşısında çok heyecanlandığını söyleyen Halil İnalcık konuşma boyunca Atatürk’ün babacan tavrıyla kendisini korkutmadan öğrettiğini belirtmiştir.
Halil İnalcık Bildiği Diller
Tarihçilerin Şeyhi olarak da anılan Halil İnalcık ömrünü araştırmaya ve çalışmaya adamış ülkemizin en büyük değerlerinden birisi. Sayısız makaleye imza atan İnalcık aynı zamanda 72 adet eser vermiştir. Bu eserleri vermesinde bilmekte olduğu dillerin de rolü oldukça büyüktür. Tüm dünyadan tarih eserlerini okuyan saygıdeğer profesör bu dillerde eserler vermiştir. Kendisi Fransızca ile yabancı dil öğrenmeye başladığını dile getirmiştir. Daha sonra ise İngilizce öğrenmeye karar vermiş ve İngiltere’de kaldığı bir buçuk yılın ardından ana dili kadar iyi öğrenmiştir. Farça dilini de bilen İnalcık, bu dildeki en ağır eserleri dahi anlayabildiğini dile getirmiştir. Arapça’da bilmekle birlikte bu dili ise Beyrut’ta öğrendiğini söylemiştir. Yalnızca 6 ay kalmış olmasına rağmen Arapça’yı etkin olarak öğrenmiştir. Kendisinin 7 dil bildiği söylenmektedir ve birçoğunu bildiğini, seviyesini kendisi dile getirmiştir. Bunların yanı sıra birçok dile çevrilen eserleri ile Dünya’nın en değerli sanat tarihçilerinden birisi olduğu bilinmektedir.